Allah’ın selâmı, nebilerin sertacı Habib-i Kibriya (s.a.v.) Efendimiz’e ve insanlara rahmet vesileleri olan, onları zulmetten nura gark etmeye vesile olan nebilere olsun!
Allah Teâlâ insanları şirkten, ahlâksızlıktan ve yaratılış gayesinin dışında yaşamaktan kurtarmak ve onları selamete çıkarıp, rızasına kavuşturmak için her kavme peygamber göndermiştir. Peygamberler, gönderildikleri toplumları; şirk ve küfrün karanlıklarından iman nuruna, sapıklıktan hidayete çağırmışlardır. İnsanlar arasında en kutsal ve şerefli vazifeyi peygamberler yürütmüşlerdir. Allah onları kullarının arasından seçip yakınlığına erdirmiş ve insanlara onlara uymalarını emretmiştir. Allah (c.c.), onları kötülüklerden korumuş, en güzel bir şekilde arıtarak yetiştirmiş, vasıfların en güzeliyle şereflendirmiş ve onları, din ile dünya önderleri yapmıştır.
Peygamberlerin yaşantıları bizler için ibret alınacak en güzel numunelerdir. Yüce Allah bir âyette şöyle buyuruyor: “Şüphesiz ki, onların (peygamberlerin) kıssalarında akıl sahipleri için ibretler vardır.” (Yusuf, 12/111) Bizler için en büyük rehber olan Kur’ân’da, Allah Teâlâ ibretler alıp o güzel peygamberlerinin ahlâkı ile ahlâklanıp, onlara uymayan kavimlere benzememek için birçok örnekler vermiştir. Cenâb-ı Hakk’ın, peygamberler ve onların ümmetlerinden bizlere naklettiği hakikatler, beşer idraki için anlaşılması kolay ve rahat bir üslup olan “kıssa” tarzıyla takdim edilmiştir. “(Rasûlüm!) Sana bu Kur’an’ı vahyetmekle kıssaların en güzelini anlatıyoruz...“ (Yusuf, 12/3)
Peygamberlerin hayatı o kadar önemlidir ki Kur’ân’ın muhtevasının yaklaşık üçte birini peygamberleri anlatan kıssalar teşkil etmiştir. Bu kıssalar, yaşanan hadiseler vasıtasıyla insanların sapıklıktan ikazını ve Hakk’a kulluğa teşvikini temin gibi bir hikmetin eseridir. Kıssalarda, tevhid akidesinin kalplerde güçlenmesi için peygamberlerin tebliğleri ve peygamberlerine karşı ümmetlerin tavırları yer almaktadır. Bu kıssaların ehemmiyeti ve onlardan feyz alınması bakımından Hz. Mevlânâ (k.s.) şöyle buyurur:
“Kur’ân-ı Kerim peygamberlerin hâl ve evsafıdır. Kur’ân-ı Kerim huşu ile okuyup tatbik edersen, kendini peygamberlerle, velilerle görüşmüş farz et! Peygamber kıssalarını okudukça ten kafesi, can kuşuna dar gelmeye başlar! Biz bu ten kafesinden ancak bu vasıta ile kurtulduk. O kafesten halas olmak için, bu yoldan, yani tevhid tarikinden başka çare yoktur!”
Yine bu hususta Elmalılı Hamdi Yazır şöyle demiştir:
“Bu kıssalardan, Kur’ân’ın letafet, ciddiyet ve belâğâtına bilhassa itina gösterilerek okunduğu zaman, bunlardan alınacak olan ibret dersi ve ilham o kadar yüksek, açık ve boldur ki, kütüphaneler dolusu tarih kitapları okunup araştırılacak olsa elde edilecek ders, yükselmek için bağlanılacak ibret düsturları bunlardan başkası olmayacak ve bunların verdiği açık ilhamı vermeyecektir.”
Eğer peygamberler olmasaydı, insanın ilâhi kitapların tanıttığı tarzda Allah’ı bulması, O’na gerektiği şekilde ibadet etmesi çok zor, hatta imkânsız olurdu. “And olsun ki peygamberlerimizi bir takım belgelerle gönderdik; insanların doğru hareket etmelerini temin için peygamberlere kitap ve ölçü indirdik...” (el-Hadid, 57/25) âyeti bu hususu açıkça ifade etmektedir.
Peygamber Efendimiz’e; “Yâ Rasûlallah! Nebilerin sayısı kaçtır?” diye sorulduğunda “Yüz yirmi dört bindir.” buyurdu. “Onlardan kaçı Rasûl idi?” dendi. O da “Üç yüz on beş veya üç yüz on üç kişilik bir cemaat.” buyurdu. (Ahmed b. Hanbel, Müsned)
Peygamberlerin bazılarının tanıtıldığı, diğerleri hakkında ise bilgi verilmediği Kur’ân-ı Kerim’de ifade edilmiştir. “(Ey Muhammed) Şüphesiz ki biz, senden önce birçok peygamber gönderdik. Onlardan bir kısmını sana anlattık, bir kısmını da anlatmadık...” (el-Mü’min, 40/78)
Allah tüm insanların peygamberlere iman etmesini emretmiştir. Peygamberlere iman etmeden Allah’a iman etmek mümkün değildir. İman etmek için ise iki esas vardır: Bunlar ilim ve sevgidir. Peygamberlere iman için de bu iki şeyin olması gerekmektedir. İnsan peygamberlerini bilecek ve sevecek ki onlara iman etmiş olsun.
İnsanın, Allah’ın en çok değer verdiği kullarına karşı sevgisi o nispette büyük olmalıdır. Allah Peygamberlerini sevmeyi emretmiş olduğu halde bu sevgiden uzak oluş, onları yeterince tanımamaktan kaynaklanmaktadır.
İnşallah bu husustaki boşluğun ikmaline yardımcı olması sadedinde her bir sayımızda Kur’an-ı Kerim’de adı geçen peygamberlerin örnek hayatlarından bazı kesitleri paylaşmak arzu ediyorum. Rabbimizden rıza ve tevfikiyet dileyerek, bir dahaki sayımızda buluşmak ümidiyle Allah’a emanet olun.
Yararlanılan Eserler
Peygamberler Tarihi, Asım KÖKSAL
Nebiler Silsilesi, Osman Nuri TOPBAŞ
İslami Kaynaklara Göre Peygamberler Tarihi, Doç. Dr. Abdullah AYDEMİR, TDV. Yayınları: 10-17.
Peygamberler Tarihi, Muhammed Ali SABUNİ
Peygamberler Tarihi, Prof. Dr. İsmail YİĞİT
Şamil İslam Ansiklopedisi
Nebiler Silsilesi
Özlenen Rehber Dergisi 53. Sayı
Henüz hiç kimse yorum yazmadı.