Özlenen Rehber Dergisi

138.Sayı

Ezîdîlik/yezîdîlik ve Yezîdîler

Seyfullah KILINÇ Özlenen Rehber Dergisi 138. Sayı
1- ’Yezîdîlik’ mezhebinin ismi…
’Yezîdîlik’ mezhebinin isminin kaynağı hususunda şu şekilde ihtilaf edilmiştir:
1- ’Yezîdîlik’ mezhebinin ismi, eski İran dinindeki ’hayır tanrısı’ olan ’izd’ veya ’yezdân’ kelimesinden gelmektedir. Zaten aslında ’Yezîdîlik’ de Îrânî ve Âsûrî unsurların karışmasından ortaya çıkan bir nevi Mecûsîliği temsil etmektedir ki, mesela Zerdüştlükte ’horoz’ kutsal bir hayvan olup, ’Yezîdîlik’te de ’Melek Tâvûs’ yani şeytan, horoz şeklinde tasvir edilir.
Yezîdîlere göre, Tanrının yaratıcı eli olması hasebiyle ’şeytan’, kötülük var oldukça yüceltilmeye layık bir varlıktır.
2- Yezîdîlerin Âdem Peygamberden sonraki ikinci ataları ’Ezdâ’dır ve buna nispetle kendilerine ’Ezîdî’ denilmiştir. Buna binaen, Yezîdîlerin soyundan gelmeyen birisinin ’Yezîdîlik’ mezhebine girmesi yasaktır, zira Yezîdîlerin soyu temizdir, onlar sadece Âdem Peygamberin saf kanından yaratılmışlardır, diğer insanlarda ise Havva’nın kanı da vardır.
3- ’Yezîdîlik’ mezhebinin ismi ’Yezîd b. Muâviye’den gelmektedir ve ’Yezîdîlik’ mezhebi Şeyh Adiy b. Müsafir’e dayanmaktadır.

2- Hz. Pîr Abdulkadir Geylani’nin muasırı, büyük Veli, Âlim ve Ârif Şeyh Adiy b. Müsafir’in açtığı yolun bozulup, Yezîdîlik mezhebine dönüşmesi…
Şeyh Adiy b. Müsafir: Şeyh Adiy b. Müsafir (rh.a) Suriye’de doğmuştur. Emevi soyuna mensuptur. Çağında son derece meşhur bir sûfi ve velilerin çok büyüklerindendir. Hz. Pîr Abdulkadir Geylani (rh.a) ile birçok haller yaşamış, beraber bulunmuşlar ve yolculuğa çıkmışlardır. Bölge halkını irşat etmek üzere Hakkâri’ye gelmiş ve vefat edip defnedildiği yer olan ’Lâleş’te bir dergâh yapmıştır. Şiilere karşı Muaviye b. Ebî Süfyan’ı savunmuştur. Kendisinin Ashab-ı Hadis’ten ve Selef-i Salihin’in mezhebi üzerine olduğunu beyan etmiştir. Şeyh Adiy b. Müsafir’in elimizde bulunan en meşhur eseri, ’İtikâdu Ehli’s-Sünne ve’l-Cemâa’dır.
Şeyh Adiy b. Müsafir’in ’Lâleş’te h. 555 veya 557’de vefatından sonra, yerine oğlu Şeyh Hasan geçmiştir. Şeyh Hasan zamanında, Yezîd b. Muâviye’ye olan Şii hücumuna tepki olarak gerek Şeyh Adiy b. Müsafir’in hakkında gerek Yezîd b. Muâviye hakkında aşırı söylemler taşımaya başlamışlardır. Böylece başlangıcında tamamen sünnî bir anlayışa sahip olan ve büyük bir Velinin kurduğu bu yol, sapık bir hüviyete bürünmüş ve hem Şeyh Adiy b. Müsafir’i hem de Yezîd b. Muâviye’yi insanüstü varlıklar olarak görür hale gelmişlerdir.
Şeyh Adiy b. Müsafir’e nispet edilen Yezîdîlik mezhebinin Kutsal Kitapları ’Kitabu’l-Cilve’ ile ’Mushaf-ı Reş (Kara Kitap)’ isimli kitapların ona nispet edilmesi imkânsızdır.

3- Yezîdîlerin yeryüzündeki dağılımları…
Yezîdîler köylerde yaşayıp şehirlere yerleşmemişlerdir. Yezîdîler İran’ın muhtelif yerlerinde, Rusya’da Tiflis, Bakü, Batum ve Erivan’ın köylerinde; Irak sınırları içinde Sincâr/Şıngal dağlarında; Türkiye’de Mardin’in Midyat köylerinde, Urfa’nın Viranşehir köylerinde, Siirt’in Kurtalan ve Beşiri köylerinde, Batman’ın köylerinde ve Hakkâri dolaylarında yaşamaktadırlar.

4- Yezîdîlerin görüşleri…
1- Bütün yaratılmışlardan önce ’Melek Tâvûs’ yani şeytan vardı. Yabancılar yanında aşağılanmaya hedef olmamak için ismi ve sıfatları söylenmez.
2- Yiyeceklerden marul, bakla, lahana, balık, geyik ve horoz eti yemek yasaktır. Özellikle horoz kutsal sayılmaktadır.
3- Allah’ın bin bir ismi vardır ve en güzeli ’Hüdâ’ ismidir.
4- Günümüzde Yezîdîler Allah’ın varlığına, Allah’ın yedi kat göğü yarattığına, Allah’ın her şeye kadir olduğuna ve âlemdeki işlerini yarattığı melekler vasıtasıyla idare ettiğine inanmakla birlikte, Allah’ın en büyük üç meleğinin Melek Tâvûs yani şeytan, Şeyh Hâdî yani Şeyh Adiy b. Müsafir ve Sultan Yezîd yani Yezîd b. Muâviye olduğunu söylemektedirler.

5- İman esasları…
1- ’Hüdâ’nın birdir ve mutlak kudret sahibidir.
2- Şeyh Hâdî yani Şeyh Adiy b. Müsafir ’Hüdâ’nın meleğidir, yerin nuru ve sevincidir.
3- Melek Tâvûs yani şeytan ’Hüdâ’nın meleği ve elçisidir.
Şehadet kelimesi yukarıda zikredilen bu hususlardan ibaret olup, sabah kalkıldığında ve akşam da yatmadan önce bu şehadet tekrar edilir.

6- İbadetler…
1- Namaz: Sabahleyin güneşin sarardığı vakitte dışarı çıkılarak güneşe karşı ayakta durulur ve duası okunur, böylece sabah namazı kılınmış olur. Akşam da aynı şekilde güneşin sarardığı vakitte ona karşı durulur ve duası okunur işte böylece de akşam namaz kılınmış olur. Başkalarının yanında bu namazı kılmak zorunda kalırlarsa, ellerini güneşe karşı çevirir sonra yüzlerine sürerler ve böylece namazı kılmış olurlar. Namaz, günde iki defa sabah ve akşam kılınır.

2- Oruç:
a) Özel oruç: Bu orucu din adamları tutarlar. 20 gün Aralık ayında 20 gün de Temmuz ayında tutulur. Sonra ’Lâleş’te Şeyh Adiy b. Müsafir’in türbesini ziyaret ederler ve 40 gün daha oruç tutarlar.
b) Genel oruç: Her Yezîdî Aralık ayının başından itibaren, 3 gün oruç tutar.
Oruç, sabahleyin güneşin sararmasıyla başlar ve akşam gün batınca biter. Oruçluyken yeme içme yasaktır, ancak oruçluya bir şey ikram edilirse geri çevirmez ikram edilen şeyi yer-içer. Ayrıca Hızır-İlyas için 3 gün oruç vardır.

3- Hac: 25-30 Eylül arasında ’Lâleş’te Şeyh Adiy b. Müsafir’in türbesini ziyaret etmek ’hac’ demektir.

4- Zekât: Yezîdîlerin en alt tabakasını meydana getiren müridler, gelirlerinin % 10’nu Şeyhlere, % 5’ni Pîr’e ve % 2,5’uğunu da fakire vermek zorundadır.
Yezîdîlerin Nevruz Bayramı; 24-29 Temmuz arası Yaz Bayramı ve 21 Mart Bayramı vardır. Nisan ayının tamamı onlara kutsaldır, ilk haftasında evlenmek, alış-veriş yapmak, toprakla ilgili işler yapmak, ilk Çarşamba günü banyo yapmak ve herhangi bir işle uğraşmak yasaktır.

7- Tenasüh İnancı: Yezîdîlerde ’Tenasüh İnancı’ vardır.

8- Kast Sistemi: Yezîdîlerde ’Kast Sistemi’ var olup, 8 sınıf bulunmaktadır. Bu sınıflar, Mîr, Baba Şeyh, Fakir, Kavval, Şeyhler, Pîr, Kuçek ve Mürid sınıfından ibarettir. Bir sınıftan diğerine geçiş kesinlikle mümkün değildir.

9- Vaftiz: Yezîdîler yeni doğan çocuklarını ’Lâleş’te Şeyh Adiy b. Müsafir’in türbesi dolayındaki Zemzem suyu dedikleri bir suya çocuğu üç kere sokup çıkarmak suretiyle vaftiz ederler.

10- Yezîdîlerin soyundan gelmeyen birisinin ’Yezîdîlik’ mezhebine girmesi yasaktır.

Cenâb-ı Allah, hak olarak başlayan büyüklerimizin yollarını bozulup dalalete düşmekten muhafaza buyursun…
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

Henüz hiç kimse yorum yazmadı.