SÜT EMME SEBEBİ İLE EVLENMENİN HARAM KILINMASININ HİKMETİ
Allah (c.c) insanları en güzel biçimde yaratmış ve onları sair mahlûkatın üzerine mükerrem kılmıştır. Böyle bir varlık olan insan, bir takım maddi ve manevi donanımlarla mücehhezdir. Bu bakımdan insanoğlunun, şahsiyeti, manevi ve maddi donanımı ve bunlardan her bir parça büyük bir kıymete haizdir. İşte bu parçalardan birisi de insan sütüdür.
Bu hususlara binaen İslam şeriat’i de süt emme meselesine büyük önem vermiş, süt emme ile insanlar arasında bir nevi akrabalık bağı tesis etmiştir. Böylece insanlar arasında sağlanılmaya çalışılan karşılıklı yardımlaşma ve dayanışmaya da yeni bir kapı açılmıştır.
Bununla beraber, çocuğun neseben annesi gibi, sütannesinin de çocuğun neşvünemasında, büyüyüp gelişmesinde katkısı bulunmaktadır. Emzirilen bu süt vasıtası ile sütanne ile çocuk arasında cismani bir münasebet meydana gelmekte, çocuk ile sütanne birbirlerinin parçası olmakta ve aralarında ortadan kaldırılması mümkün olmayan ruhî, manevî bir bağ tahakkuk etmektedir. Böylece süt emziren kadın, çocuğun hayatına ve büyümesine hizmet etmiş olacağından her yönüyle hürmete layıktır ve bundan böyle de çocuğun hürmete şayan annesidir.
İşte yukarıdaki sebep ve maslahatlardan dolayı şeriatte süt emme ile müebbed haramlık vücuda gelmiş, aralarında süt emme bulunan kimseler arasında birbirlerine bakmanın helal olması, nikâhın haram olması ve akrabalık hükümlerinin sabit olması gibi hususlar terettüb etmiştir.
Şunu da hatırlatmak lazımdır ki, bir zaruret bulunmadıkça rastgele her çocuğa süt verilmemeli, emzirilmemeli ve verilirse de bu hadise bir tarafta kaydedilmelidir. Süt emme müddeti geçtikten sonra bir çocuğu emzirmek ise hiç mübah değildir, azami derecede sakınılmalıdır. Çünkü süt, insanın bir parçası, bir cüz’ü mesabesindedir ve zaruret olmaksızın bundan faydalanmak da caiz olmaz. Süt emme meselesini sûi istimale uğramaktan muhafaza etmelidir.
Şayet zaruret, bir sütanne seçmeyi gerektiriyorsa, bu hususta da basiret üzere hareket etmek lazımdır. Bir çocuğun müşrike, zimmiyye, fâcire, hamkâ, sûi ahlak sahibesi, cüzamlı, alaca hastalıklı kadınlardan ve vahşi hayvandan süt emmesi mekruhtur.
SÜT EMME
Radâ’a lügatte; süt emmek ve meme emmek manasındadır. Şer’an ise; Bir kadının sütünün mahsus bir vakitte bir çocuğun midesine gitmesinden ibarettir. Süt emmenin, taraflar arsında nikâhı haram kılması Kur’an ve sünnet ile sabittir.
Süt emme hakkında kısaca bazı hükümler şöyledir;
1- Sütanne, yani süt emziren kadın 9 yaşından küçük ise süt emmenin hükümleri sabit olmaz. Ancak sütanne, bakire veya menopoz dönemine girmiş veya ölmüş -yani ölü bir kadının sütü alınıp bir bebeğe verilmiş veya kadının sütü sağıldıktan sonra ölmüş- ise süt emmenin hükümleri sabit olur.
2- Bir kadının sütü, suya, ilaca veya hayvan sütüne katılmış ise bakılır; şayet kadının sütü diğer madde ile eşit veya çok ise süt emmenin hükümleri sabit olur. Kadının sütü yemeğe karıştırılmış ise bununla süt emmenin hükümleri sabit olmaz.
3- Süt emmenin hükümlerinin sabit olması için sütün, çocuğun midesine gitmesi gerekir. Çocuğun midesine giden süt, gerek ağzından gerek burnundan verilmiş olsun veya ister direk memeden ister biberondan emmiş olsun süt emmenin hükümleri sabit olur.
4- Çocuğun emdiği sütün miktarı önemli değildir, az da olsa çok da olsa süt emmenin hükümleri sabit olur.
5- Şırınga veya serum gibi yollarla çocuğa verilen süt, çocuğu bir defa doyuracak kadar bir gıda olur ise bununla da süt emmenin hükümleri sabit olur.
SÜT EMMENİN MÜDDETİ
1- Süt emmenin müddeti; doğumdan itibaren İmam-ı Âzam’a göre, 30 ay’dır. İmam-ı Muhammed ve İmam-ı Ebu Yusuf’a göre ise 2 kamerî sene’dir.
2- Süt emme müddetinden sonra emzirilen süt ile bir hüküm sabit olmaz. Şöyle ki; 3 yaşında bir çocuk bir kadından süt emse veya bir erkek kendi hanımının sütünü içse bununla süt emmenin hükümleri sabit olmaz.
SÜT EMMENİN HÜKÜMLERİ
1- Aralarında süt emme bulunan kimselerin birbirleriyle evlenmeleri haramdır. Bir fitnenin olmasından korkulmadıkça birbirlerine bakabilirler.
2- Süt emme ile akraba olunmuş olsa bile bununla nafaka, neseb ve miras gibi hükümler sabit olmaz. Şöyle ki; bir sütanne süt emzirdiği kişiden nafaka almaya hak kazanmış olmaz. Aynı şekilde bunlardan herhangi birisi vefat edince birisi diğerine mirasçı olamaz.
SÜT EMME İLE NİKÂHI HARAM OLANLAR
1- Bir kişinin sütannesi, sütannesinin veya sütbabasının annesi -yani sütninesi- ile evlenmesi haramdır.
2- Bir kişinin sütkızları ve sütkızlarının kızları ile evlenmesi haramdır.
3- Sütkız kardeşler, süt erkek kardeşler ve bunların çocukları ve torunları ile evlenmek haramdır.
4- Süt halalar ve süt teyzelerle evlenmek de haramdır.
Yani akrabalıktan dolayı evlenmesi haram olan kadınlarla, süt emmeden dolayı da evlenmek haramdır. Ancak akrabalık nedeniyle evlenmesi haram olup da süt emme mevzuunda evlenmesi helal olanlar vardır. Bunlar 9 sınıftan ibarettir.
1- Bir kimse, neseben erkek ve kız kardeşinin, sütannesi ile evlenebilir. Keza bir kimse sütkardeşinin neseben annesi veya sütannesi ile evlenebilir. Örneğin; Ahmet, neseben erkek kardeşi Mehmet’in sütannesi Ayşe’den süt emmediği müddetçe onunla evlenebilir. (Kısaca; kız ve oğlan kardeşlerin anneleridir.)
2- Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir erkeğin neseben kardeşinin, neseben annesi, kendisinin öz veya üvey annesi olacağından evlenemesi caiz değildir.(Kâmus)
3- Bir kimse, neseben evladının, sütkız kardeşleri ve bunların kızları ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun kız kardeşleridir.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin neseben evladının, neseben kızkardeşi, kendisinin ya kızı ya da üvey kızı olacağından evlenmesi caiz değildir. (Kâmus)
4- Bir kimse, neseben evladının, sütnineleri ve süt evladının neseben nineleri veya başka bir sütanneden sütnineleri ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun nineleridir.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben evladının, neseben nineleri, kendisinin ya annesi veya kaynanası olacağından evlenmesi caiz değildir. (Kâmus)
5- Bir kimse, neseben amcası veya halasının sütanneleri ve süt amca veya halasının sütanneleri ile evlenebilir. (Kısaca; amcaların ve halaların anneleridir.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben amca veya halasının, neseben annesi, kendisinin öz veya üvey ninesi olacağından evlenmesi caiz değildir. (Kâmus)
6- Bir kimse, neseben veya süt yoluyla, dayı ve teyzesinin sütanneleri ile evlenebilir. (Kısaca; dayıların ve teyzelerin anneleridir.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben dayı veya teyzesinin, neseben annesi, kendisinin anne bir ninesi olacağından evlenmesi caiz değildir. Nitekim bir kimsenin süt amcası ile halasının ve süt dayısı ile teyzesinin, neseben anneleri ile evlenmesi caiz değildir. Çünkü bunlar, o kimsenin, ya sütninesi veya süt dedesinin diğer hanımıdır. (Kâmus)
7- Bir kimse, neseben evladının süt halaları ve süt evladının neseben veya başka bir sütanneden süt halaları ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun halalarıdır.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben evladının, neseben halası, kendisinin kız kardeşi olacağından evlenmesi müebbed haramdır. (Kâmus)
8- Bir kimse, neseben evladının, süt halalarının kızları ve süt evladının neseben veya süt halalarının kızları ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun halalarının kızlarıdır.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben evladının, neseben halası kızı, kendisinin kız kardeşinin kızı olacağından evlenmesi ebediyen haramdır. (Kâmus)
9- Bir kimse, neseben evladının, sütkardeşlerinin kızları ve süt evladının neseben veya sütkardeşlerinin kızları ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun kız kardeşlerinin kızlarıdır.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; bir kimsenin, neseben evladının, neseben kız kardeşlerinin kızı, kendisinin veya hanımının torunu olacağından evlenmesi ebediyen haramdır. (Kâmus)
10- Bir kimse, neseben evladın süt evladının, neseben veya başka bir sütanneden olan sütannesi ile evlenebilir. (Kısaca; çocuğun çocuğunun anneleridir.)
Hâlbuki bu durum neseb yoluyla olan akrabalıkta haramdır, şöyle ki; neseben evladın neseben evladının annesi, oğlunun hanımı olacağından evlenmek müebbed haramdır. (Kâmus)
Yukarıdaki açıklamalardan sonra aşağıdaki şu hususlar terettüb eder;
a) Sütanne ile sütbabanın akrabası, süt çocuğun da akrabasıdır. Fakat süt çocuğun hanımı, çocukları ve torunlarından başka akrabaları, sütanne ile sütbabanın akrabası değildir.
Öyleyse bir kadın, sütoğlunun neseben babası, dedesi veya kardeşi ile evlenebilir.
Keza bir kimse, neseben baba bir kardeşinin, anne bir kız kardeşi ile evlenebileceği gibi, neseben kardeşinin sütkız kardeşi ile de evlenebilir.
b) Bir kadının emzirdiği çocuk, o kadının hiçbir oğlu veya kızı ile evlenemez. Çünkü bunlar birbirleriyle sütkardeş olmuşlardır. Fakat bu çocuğun emzirilmeyen diğer kardeşleri, o kadın ile ve onun çocukları ile evlenebilirler.
c) İki kadından her biri diğerinin bir çocuğunu emzirdiğinde yalnız bu çocuklar arsında haramlılık sabit olur. Örneğin; Ayşe hanımın iki kızı olsa ve kızının birini Zeynep hanım emzirse, Zeynep hanımın da iki oğlu olsa ve birini Ayşe hanım emzirmiş olsa, Zeynep ve Ayşe hanımın diğer oğlu ve kızı arasında nikâh yapmak -başka bir mani yoksa- caiz olur. Nikâh sadece süt emenler arasında caiz olmaz.
d) Bir çocuğun birden fazla sütannesi olabilir. Bununla beraber bir çocuğa iki kadının birbirine karıştırılmış sütleri içirilse, aralarında süt emmenin hükümleri sabit olur. Birbirine karıştırılan bu sütler eşit olsun veya olmasın süt emmenin hükümleri sabit olur, çünkü cins, cinse galip gelemez.
e) Süt emme ile hürmeti musahere de sabit olur. Şöyle ki; bir kimse, sütoğlunun boşadığı kadınla evlenemeyeceği gibi bir kadın da sütkızının kocası ile evlenmez. Çünkü bunlar süt kayınpeder ve süt kayınvalide olmuş olurlar.
f) Bir kimse, kendi kızının veya herhangi bir kız kardeşinin emzirdiği bir çocuk ile evlenemez. Eğer evli iseler aralarını tefrika gereklidir.
g) Bir kimse, hanımının sütkızını veya hanımının sütannesini şehvetle messetse, hanımı kendisine haram olur. Çünkü şehvetle mes ve takbil hürmeti musahereyi gerektirir.
h) Zinadan hâsıl olan süt ile de hürmeti musahere sabit olur ve süt emmenin hükümleri cari olur. Böylece bir kişi zina ettiği kadının sütkızıyla evlenemez. Bu kız, zina eden erkeğin usul ve furû’una da haram olur.
i) Süt emmenin hükümlerinin sabit olması için sütannenin bilinmesi gereklidir. Bir çocuğu bir şehir veya köydeki birçok kadın emzirmiş olsa ve bu kadınların kim oldukları bizzat bilinemese, bu çocuk o şehir veya köydeki birisi ile evlenebilir.
j) Şüphe ile süt emmenin hükümleri sabit olmaz. Şöyle ki; sütü bulunmayan bir kadının göğsünü bir çocuk ağzına alsa, süt emmenin hükmü sabit olmaz. Keza, kadının sütü olduğu halde çocuğun ağzına süt gidip gitmediği bilinmezse de süt emmenin hükümleri sabit olmaz.
SÜT EMMENİN İSPATI NASIL OLUR
Süt emmenin ispatı iki şekilden birisi ile olur;
1- Süt emme olayında tarafların olayı ikrar ve itiraf etmesi.
Bir kimse, hanımı ile arasında süt bulunduğunu ikrar eder ve bunda da ısrar ederse araları ayrılır. Bu kişi bundan sonra ikrarından geri dönse de itibar edilmez. Fakat ısrar etmeksizin ikrar edip de sonra hata yaptığını, bunun bir vehimden ibaret olduğunu iddia etse, hanımı ile arası ayrılmaz.
İkrarda ısrar etmek; ’dediğim doğrudur, sahihtir, sabittir, bu hususta bence şek, şüphe yoktur’ gibi sözlerle olur. Sadece ikrarı tekrar edip durmak, ikrardan dönmeye mani değildir.
2- Adil bir erkek iki kadın veya adil iki erkek şahidin, süt emme olayının gerçekleştiğine şahitlikte bulunması
(Kaynaklar; Hukuku İslamiye Kamusu Radâ’a Bahsi, Kudûrî Radâ’a Bahsi, İhtiyâr Radâ’a Bahsi, Mebsût Radâ’a Bahsi)
Süt Bankası-ı
Özlenen Rehber Dergisi 121. Sayı
Henüz hiç kimse yorum yazmadı.