Özlenen Rehber Dergisi

109.Sayı

Salikin Çarşı, Ticaret ve Alış-veriş Adabı

ALIŞ-VERİŞTE İSLÂMÎ HASSASİYET
Salik alış-verişlerini mümkün mertebe Allah’a itaat edenlerden yapmalı, onlara karşı verdiği sözleri muhakkak yerine getirmelidir. Böylece hem Allah’ın emri yerine getirilmiş olur, hem de aradaki güven ve samimiyet duyguları kuvvetlenir.
Haram şeyler satan ve açıktan Allah’a isyan edenlerden alış-veriş yapmamalıdır.
Salik içki içilen ve satılan yerlerden hiçbir alış-veriş yapmamalıdır. Zira içkiyi satan da, alan da, taşıyan da, hesabını tutan da Allah’ın lanetine uğramıştır. (Bkz., Ebû Dâvûd, Eşribe, 2)
ÇARŞI ve PAZAR ADABI
Salik çarşı ve pazarda dikkatli olmalı ve ölçülü hareket etmelidir.
Çarşıda yürürken etrafına bakınmadan, ayaklarına bakarak yürümelidir.
Alış-verişlerinde gayet ölçülü, vakarlı ve kontrollü davranışlarda bulunmalıdır. Bu ölçülere özellikle kadınların çok dikkat etmesi gerekir.
Salik çarşı ve pazar yerlerine gittiğinde ’Lâ ilâhe illallah’ zikrini okumalıdır.
Salik çarşı ve pazarda açık ve tesettüre tam riayet etmeyen kadınlarla karşılaşınca onları bir defa gördükten sonra tekrar bakmaktan sakınmalı ve yine ’Lâ ilâhe illallah’ zikrine devam etmelidir.
Salik çarşı ve pazarda alış-verişlerinde avam halkla ihtiyaç dışı konuşma ve sohbetlere girmemelidir. Şayet konuşması icap ederse az ve öz konuşmalıdır.
Salik, alış-verişe başlamadan otobüs, dolmuş, taksi vb. vasıtalara binmeden önce, alış-verişini rahat yapabilmesi ve diğer insanların da haklarına riayet edebilmesi için üzerinde alış-verişi kolaylaştırıcı gerekli bozuk paranın bulunmasına azamî dikkat göstermelidir.
Salik, çarşı-pazarda yaptığı alış-verişini de bir an önce bitirmeli ve hemen evine dönmelidir.
Salik, çarşıda pazarda gezerken mümkün mertebe rabıtalı gezmeye dikkat etmeli, yollarda ’nazar ber-kadem’ yaparak ayaklarının ucuna bakmalıdır.
Salik, ihtiyacı yoksa boş yere çarşı-pazara çıkıp dolaşmamalıdır. Bu durum kendisinin manevî hâlini yıpratır.
Salik, çarşı ve pazarlarda halkın geçeceği yerlere oturarak gelenlerin geçmesine engel olmamalı, onların haklarına riayet etmelidir.
Çarşılara girdiğinde şu duayı okuyarak cin ve şeytanların şerrinden korunmaya çalışmalıdır:
’Lâ ilâhe illallâhü vahdehû la şerîke leh. Lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü yuhyî ve yümîtü ve hüve hayyün la yemûtü bi-yedihi’l-hayr ve hüve alâ külli şey’in Kadîr.’
’Allah’tan başka ilah yoktur, O tektir, O’nun ortağı yoktur. Mülk onundur, hamd de O’na mahsustur. Diriltir ve öldürür, kendisi ise diridir ölmez. Hayır O’nun elindedir. Ve O herşeye kadirdir.’ (Bkz., Tirmizî, Deavât, 36)
KADINLARIN ALIŞ-VERİŞ ADABI
Kadınlar evden çıktıklarında yakın bir yere dahi gitseler, yalnız çıkmamaya, tesettüre riayet etmeye azamî dikkat göstermeli ve özellikle yabancı erkeklere karşı gözlerini sakınmalıdırlar.
Kadınlar çarşı ve pazar alış-verişlerine (zarûrî hâller hariç) yalnız olarak gitmemelidir. Mümkünse alış-verişler kadınlara yaptırılmamalıdır.
TİCARET ADABI
Salik, alış-verişlerinde ölçü ve tartıda doğru ölçüp tartmaya dikkat etmelidir.
Salik, alış-verişlerinde doğru söylemeli ve yemin etmemelidir. Bu, ticaretin bereketinin kalkmasına sebep olur.
Herhangi bir mal satan salik, müşterilerini kandırmamalı, malının bütün özelliklerini söylemeli ve en uygun fiyata satmalıdır.
Salik, mal alırken de uyanık davranıp kandırılmamaya çalışmalıdır. Başkasının pazarlık yaparak almak üzere olduğu mala talip olmamalıdır. Pazarlık yapmanın sünnet olduğunu ise bilmelidir.
Salik, çarşı ve pazarda sefih insanlar tarafından alış-veriş anında aldatılsa bile münakaşa ve mücadele etmemelidir.
Salik, ahitleştiğinde mutlaka ahdini yerine getirmelidir. Bu ahdinden sorumlu olduğunun bilincinde olmalıdır.
Salik, ticaret işlerinde ortaklık yaparsa ticaret hukukunu iyi bilmeli, yapılan ahitlere uymalıdır. Ortaklık bozulduğunda taraflar küskünlük ve kırgınlık olmadan ayrılmalıdır.
Salik, bir malı alamayacaksa satıcısını oyalamamalı, boş yere o iş yerini meşgûl etmemelidir.
Salik, alış-veriş yaptıktan sonra o işyerinde uzunca durup işyeri sahibini sıkıntıya sokmamalı, bir an evvel alış-verişini tamamlamalıdır.
Günümüzde ticaret ve iktisatla ilgili olarak ortaya çıkan problemlerin çözümleri için, ehliyetli âlimlerce yazılmış fıkıh kitaplarına başvurmalı veya bu konuda ehil olan âlimlere danışılmalıdır.
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

Henüz hiç kimse yorum yazmadı.