Özlenen Rehber Dergisi

42.Sayı

Transfer Mevsiminde Yıllık Kader Programımız Berat Kandili

Miyase ÖZCAN Özlenen Rehber Dergisi 42. Sayı
Her Mü’min’e bir kutlu berattır verilen
Nimetle huzurdur, hayattır verilen
Bilsen ne cömert olur bu gökler pazarı
Üç Yâsîn’e üç çift kanattır verilen?
Arif Nihat ASYA

Cenâb-ı Allah, mekanlar içinde mukaddes mekanlar, zamanlar içinde mukaddes zamanlar yaratmıştır. Zaman, Allah’ın insanlara nasip ettiği en kıymetli şeydir. Değersiz ve uğursuz zaman yoktur; ancak daha kıymetli veya daha değerli zaman vardır. Nasıl ki tüm peygamberler Allah’ın elçisi olarak eşit, aralarında peygamberlik görevi olarak fark yok; ancak bizim peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) hepsinden değerli ise, aynen bunun gibi bütün zamanlar kıymetli ve değerlidir; ancak bazı gün ve geceler daha kıymetlidir. Bu kutsal gün ve geceler insanı monotonlaşan yaşayışından çekip çıkaran bir şok etkisi yapar. Her insan zamana ve yaşama alışır ve hatta hep yaşayacakmış havasına kapılarak tüm benliğiyle dünyaya sarılıp âhireti unutabilir. Çünkü insan aynı şekilde tekrarlanan olaylara karşı bağışıklık kazanır ve gevşer. İşte arada bir geliveren bu geceler, insanı içine düştüğü bu gevşemeden ve dağınıklıktan kurtaran birer habercidir.
İçinde bulunduğumuz Şaban ayının on beşinci gecesi de bu şok görevi yapacak gecelerden biri olan Berat gecesidir.

Bu geceye, bereketli ve feyizli bir gece olması sebebiyle ’Mübarek Gece’; işledikleri hata, kusur ve günahları itiraf edip Cenâb-ı Hakk’a tevbe ve istiğfarda bulunan Müslümanların ilâhî rahmete nail olup affedilecekleri umulduğu için ’Berat Gecesi’; kulların ihsana kavuşmaları nedeniyle ’Rahmet Gecesi’; geçmiş bir senelik ameller Mevlâ’ya arz edilip gelecek bir senelik ameller de kaydedildiği için ’Sakk (döküman) Gecesi? gibi adlar verilmiştir.

Berat lügatte; borçtan, hastalıklardan, suç ve cezadan kurtulmak, nişan, şahadetname, ferman manalarına gelir. Istılahta ise; günahlardan kurtulmak, manen temize çıkmak, ilâhî af ve rahmete ulaşma demektir.

Duhân sûresinin 2, 3 ve 4. âyetlerinin Berat gecesinden bahsettiği bildirilmektedir. ’Apaçık olan Kitap’a andolsun ki, biz onu mübarek bir gecede indirdik. Şüphesiz biz insanları uyarmaktayız. Katımızdan bir emirle her hikmetli iş o gecede ayırt edilir.?(ed-Duhân, 44/2-4)

Bu âyetler hakkında iki görüş vardır. Çoğu tefsir âlimlerinin görüşüne göre, bu mübarek gece Kadir gecesidir. İkrime (r.a.)’in de dâhil olduğu bir grup âlim ise; bu gecenin Berat gecesi olduğunu söylemişlerdir. Her iki tefsiri birleştiren diğer bir görüşe göre de, hikmetli işlerin ayrımının yapılmasına Berat gecesinde başlanmakta ve bu işlem Kadir gecesine kadar devam etmektedir.

Fahreddin er-Râzî’nin açıklamasına göre; Berat gecesi, Kur’ân-ı Kerim’in Levh-i Mahfuz’dan dünya semasına toptan indirildiği gecedir. Buna ’inzal? denir. Kadir gecesinde ise Peygamberimiz’e ilk kez ve parça parça indirilmeye başlanmıştır. Buna da ’tenzîl? denir.

Peki, bu hikmetli işler nelerdir ve âyetin manası nedir?

Berat gecesinde, yaratıkların bir sene içindeki rızıkları; zengin veya fakir, aziz veya zelil olacakları; ölüm vakti gelenlerin ecelleri; hacca gideceklerin isimleri ve benzeri işlerin hükmü Allah tarafından görevli meleklere bildirilir. Rızıkla alakalı defterler Mikâil (a.s.)’a verilir. Savaş ve zelzelelerle ilgili defterler Cebrâil (a.s.)’a verilir. Ameller defteri İsrâfil (a.s.) verilir. Ölüm ve musibetlerle ilgili defter de Azrâil (a.s.)’a teslim edilir.

Denilmiştir ki: Yeryüzündeki Müslümanların iki bayram günü olduğu gibi, göklerdeki meleklerin de iki bayram gecesi vardır. Meleklerin iki bayram gecesinden biri, Şaban ayının on beşinci gecesi olan Berat gecesi; diğeri ise Kadir gecesidir.
Bu gecenin beş özelliği vardır:

1- Her önemli iş bu gece ayrılır. Bir sene boyunca olacak hadiseler, ameller, rızıklar, eceller, hastalıklar bu gece yazılır ve ilgili meleklere teslim edilir.

2- Bu gece yapılan ibadetlerin fazileti büyüktür. Bu bakımdan Allah Rasûlü (s.a.v.) bu gece her zamankinden daha çok ibadet ve taatte bulunmuş ve şöyle buyurmuştur: ’Şaban ayının yarısı (Berat gecesi) olduğunda, gecesinde kalkın ibadet edin, gündüzünde de oruç tutun!?(İbn-i Mâce, İkâme 191)

3- Yüce Mevlâ bu gece rahmetini bol bol ihsan eder. Nitekim Allah Rasûlü (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır: ’Allah Teâlâ bu gece güneşin batışından itibaren dünya semasına rahmetle tecelli eder ve şöyle buyurur: Affedilmeyi dileyen yok mu, affedeyim! Rızık isteyen yok mu, rızık vereyim! Şifa dileyen yok mu, şifa vereyim! Şunu isteyen yok mu vereyim!? diye ta fecre kadar devam eder?(İbn-i Mâce, İkâme 191)

4- Bu gece müminler için af ve mağfiret gecesidir. Hadiste Peygamberimiz şöyle buyurur: ’Allah Teâlâ Şaban’ın on beşinci gecesi kullarına nazar eder ve yeryüzünde bulunanlardan şirk koşanlarla haset edenler hariç, bütün Mü’minleri mağfiret eder.’(İbn-i Mâce)

5- Bu gece Peygamberimiz’e şefaat hakkı verilmiştir. Bunun delili şu hadîs-i şeriftir: ’Rasûlullah (s.a.v.) Şaban ayının on üçüncü gecesi ümmetine şefaat etmek için dua edip yalvardı; kendisine, ümmetinin üçte birine şefaat etme izni verildi. On dördüncü gecesi yine dua edip yalvardı; bu sefer üçte ikisine şefaat etme yetkisi verildi. On beşinci gecesi bir daha yalvardı; bu sefer de kaçak develer gibi Allah’tan kaçanlar dışında bütün ümmetine şefaat etme izni verildi.?(Ebû Dâvûd)
Ayrıca bir kısım âlimlerin, kıblenin Kudüs’teki Mescid-i Aksâ’dan Mekke’deki Kâbe istikametine çevrilmesinin hicretin ikinci yılında Berat gecesinde gerçekleştiğini kabul etmeleri de geceye ayrı bir önem kazandırmaktadır. Yine bu gecede Zemzem suyunun görünür bir şekilde artması da ayrı bir önem arz eder.
İşte bu bakımdan bu gece mübarek bir gecedir.

Hazreti Âişe (ranhâ) bu gecenin fazileti hakkında şunları anlatıyor: Günün birinde Hazreti Peygamber yanıma girdi. Elbisesini çıkardı. Aradan zaman geçmeden tekrar giyindi. Bunun üzerine beni şüphe, kıskançlık sardı. Ortaklarımdan birinin yanına gidecek sandım ve peşini takip ettim. Medine’nin kabristanı olan Bakîu’l-Garkad’da kendisine eriştim. Mü’minlere ve şehitlere istiğfar ve dua ediyordu. Kendi kendime: ’Anam babam sana feda olsun! Sen Rabbinin rızası uğrunda, ben ise dünya peşindeyim!? diyerek döndüm. Soluk soluğa eve girdim. Arkamdan da Rasûlullah (s.a.v.) girdi.

- ’Neden böyle hızlı nefes alıyorsun?? dedi. Ben:

- ’Anam babam uğruna feda olsun! Yanıma gelip elbisenizi çıkardıktan sonra tekrar giyindiniz, beni kıskançlık tuttu. Ortaklarımdan birinin yanına gideceğinizi zannettim. Nihayet sizi kabristana giderken gördüm.? dedim. Rasûl?ü Ekrem:

- ’Rasûlullah sana haksızlık edecek diye mi korkuyorsun?? dedi. Ardından Cibril geldi ve şöyle dedi:

- ’Bu gece Şaban’ın on beşinci gecesidir. Cenâb-ı Hakk bu gecede Benî Kelb kabilesi koyunlarının sayısı kadar kimseyi Cehennem’den azat eder. Fakat bu gece Allah; müşriklerin, kincilerin, akrabalarıyla münasebeti kesenlerin, hayat ve ihtişamlarına mağrur olanların, ana ve babalarına isyan edenlerin, içki düşkünlerinin yüzlerine bakmaz.? Rasûl-i Ekrem, elbisesini çıkardı ve:

- ’Bu gece ibadet etmeme müsaade eder misin?? buyurdu. Ben:

- ’Evet, sana anam babam feda olsun!? dedim. Peygamber (s.a.v.) namaza kalktı. Secdeye kapanıp uzun müddet kaldı. Endişelendim, elimle yokladım. Elim, ayağının altına dokununca kımıldadı. Ben de sevindim. Secdede şöyle niyaz ettiğini işittim:

- ’Allah’ım! Azabından affına, gazabından rızana sığınıyorum! Sen’den yine Sana iltica ediyorum! Şanın yücedir! Sana yaptığım senayı Sen’in kendine yaptığın senaya denk bulmuyorum! Sana lâyık bir surette hamd etmekten acizim!?
Sabah olunca bunları Rasûl-i Ekrem’e söyledim. O da:

- ’Yâ Âişe, bunları öğrendin mi?? dedi. Ben:

- ’Evet yâ Rasûlallah!? dedim. Rasûl-i Ekrem:

- ’Bunları hem öğren, hem de başkalarına öğret. Zira bunları bana Cibril öğretti ve secdede bunları okumamı talim buyurdu.? dedi.(İbn-i Mâce, Tirmizî)
Bu gece gök kapılarının açıldığı ve bol rızkın saçıldığı bir gecedir. Bu gece bol bol ibadet ve dua etme gecesidir. Örnek Rasûlümüz’ün bu konuda da bize örek olduğunu görmekteyiz. Kabristana giderek geçmişlerine dua ediyor, namaz kılarak secdede dua ediyor.

Bizler de tevbe kapılarının açık olduğu bu gecede günahlarımıza tevbe edip pişman olmalıyız, bol bol Kur’ân-ı Kerim okumalıyız, Peygamber (s.a.v.)’e salât selam getirmeliyiz, varsa kaza namazlarımızı kılmalıyız, geçmişlerimizin ruhları için dua etmeliyiz. Hayırlı ömür, helal ve bol kazanç, bela ve kazalardan emin olmak vs. her türlü isteklerimizi dile getirmeliyiz. Hacca gitmek için de özellikle dua edilmelidir.
Allah Rasûlü buyuruyor ki: ’Beş gece vardır ki, onlarda yapılan dualar geri çevrilmez, muhakkak kabul olunur. Bunlar:

1. Receb’in ilk Cuma gecesi, yani Regaip gecesi,

2. Şaban ayının 15. gecesi, yani Berat gecesi,
3. Cuma geceleri,

4. Ramazan Bayramı gecesi,

5. Kurban Bayramı gecesi.?(İbn-i Asâkir)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) bu gece Rabbine şöyle dua etmiştir: ’Allah’ım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Sen’den yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten acizim. Sen kendini sena ettiğin gibi yücesin!’(Ebû Dâvûd)

Bazı mana büyüklerinin de şöyle bir duası vardır: ’Allah’ım, şayet ismimi saîdler defterine yazdıysan, orada sabit kıl. Şayet ismimi şakîler defterine yazdıysan oradan sil. Çünkü Sen buyurdun ki: Allah dilediğini siler yok eder, dilediğini de sabit bırakır, Levh-i Mahfuz O’nun katındadır.?

Bu idrak ve şuur içinde ihya edeceğimiz Berat gecesinin hepimiz için hayırlara vesile olmasını ve beratını alan kullardan olabilmeyi Cenâb-ı Hakk’tan niyaz edelim!

Faydalanılan Eserler:
1. TDİ, Berat maddesi.
2. YILMAZ Feridun, Yüceler, Mübarek Üç Aylar.
3. ŞENER Adem, Üç Aylar, Mübarek Günler.
4. ARIKAN Hasan, Mübârek Gün ve Gecelerde Yapılması Tavsiye Edilen Dua ve İbadetler.
5. PAKSU Mehmet, Mübarek Aylar, Günler ve Geceler.
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

  • fatıma

    kardeşim Allah razı olsun ebeden daima inş.berat kandili adına çok işimize yaradı.Allah muvaffak etsin.

  • yaşar

    çok guzel olmuş....

2 kişi yorum yazdı.