Raşit halifelerin beşincisi veya dedesine nispetle ikinci Ömer diye de anılan Ömer b. Abdülaziz, 680 (h. 61) yılında Medine’de doğdu. Babası zamanın Mısır valisi Abdülaziz b. Mervan, annesi ise Hz. Ömer’in oğlu Âsım’ın kızı Leyla’dır. Küçük yaşta hafız olan Ömer b. Abdülaziz, çocukluğunun bir kısmını Medine’de, başta Enes b. Malik ve dayısı Abdullah b. Ömer (r.anhümâ) olmak üzere pek çok Sahabî’yi dinleyerek geçirmiştir. Burada ayrıca iyi bir eğitim alan Ömer daha sonra Mısır’a geçmiş ve ergenlik çağına kadar burada kalmıştır. Babasının vefatı üzerine ise zamanın siyasi halifesi Abdülmelik tarafından Dimeşk (Şam)’a çağrıldı ve burada Ömer b. Abdülaziz’i kızı Fatıma ile evlendirdi. Yedi yıla yakın bir süre Hicaz valiliği yapan Ömer b. Abdülaziz, 717 (h. 99) yılında halife Süleyman’ın vefatı üzerine Emevî devletinde halifeliğe geçmiştir. İki buçuk yıla yakın bir süre hilafette kalan Ömer b. Abdülaziz 720 (h. 101) yılında vefat etmiştir. Ömer b. Abdülaziz, diğer Emevî halifeleri gibi olmamış, hatta diğer halifelerin yapmış olduğu birçok yanlış uygulamayı da düzeltmiştir.
Halifeliği
Halifeliğini, Peygamberimiz (s.a.v.)’i ve ilk dört halifeyi örnek alarak yapmaya çalışan Ömer b. Abdülaziz, bu doğrultuda şunları söylemiştir:
’Ey insanlar! Peygamberinizden başka bir peygamber gelmeyecektir ve ona indirilen kitaptan başka bir kitap da indirilmeyecektir. Allah’ın, peygamberinin diliyle helal kıldığı şey kıyamet gününe kadar helaldir; peygamberinin diliyle haram kıldığı şey de kıyamete kadar haramdır. İyi dinleyin, ben bir yargıç değilim, sadece Allah’ın emirlerinin uygulayıcısıyım; yeni şeyler icatçısı değilim, öncekilere uyarım. İslam’ın hadleri, yasaları ve yöntemleri vardır. Bunları yerine getiren imanını ikmal eder, yerine getirmeyen imanını ikmal etmemiş olur. Eğer yaşarsam onları size öğreteceğim ve size yükümlülük vereceğim; ama ölürsem (yapacak bir şey yok), sizinle olmaya da can atmıyorum. Allah’ın Rasûlü’nün ve O’nun halifelerinin yaptıklarını örnek almak Allah’ın Kitabı’na sarılmaktır, dinini güçlendirmek demektir. Hiç kimse onların yaptıklarını değiştiremez, başkalaştıramaz. Onları örnek alan doğruyu bulur, onlara yönelen muzaffer olur; onları terk edip de Müminlerin gittiği yoldan ayrı bir yöne sapanları Allah bir başka yöne, cehenneme yönlendirir ki ne kötü sondur.’ (Ahmed eş-Şarbâsî, Hâmisü’r-Râşidin Omaru’bnu Abdi’l-Azîz, Metâbiu’ş-Şa’ab, Kahire, 1959. Çev. Doç. Dr. Ahmet Yılmaz)
Ömer b. Abdülaziz, halifeliğe geçtiği zaman diğer Emevî halifelerinin yapmış olduğu birçok yanlış icraatı değiştirmiştir. Bunları şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Emevî devletinde uygulanan hutbelerde Hz. Ali (r.a.) efendimizi lanetleme âdetini kaldırdı. Bunun yerine Nahl suresi 90. âyeti olan: ’Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.’ âyetini okuma âdetini getirdi.
2- Halife olmasından dolayı kendisine miras kalan Fedek arazisini, sahipleri olan Ehl-i Beyt mensuplarına iade etti.
3- Emevîlerin ilk dönemlerinden itibaren ikinci sınıf muamelesi gören mevâlîyi (Arap asıllı olmayan Müslümanlar) Arap asıllı Müslümanlarla eşit kabul etti. Onlardan diğer halifeler tarafından alınan harac vergisini almadı ve savaşlardan elde edilen ganimetleri de eşit olarak dağıttı.
4- Dinî esasa dayanmayan vergileri kaldırdı.
5- Daha önce dağınık halde bulunan hadislerin tedvini (toplanması) için valilere emir yazan ilk Ömer b. Abdülaziz oldu.
6- Yargı (Hukuk) alanında, inancı, hukuk bilgisi ve adaletiyle tanınmış kimseleri seçti. Mesela Kûfe kadılığına Şâ’bî’yi (h. 6-104), Basra kadılığına ise Hasan-ı Basrî’yi (r.aleyh) (h. 21-110) getirdi.
7- Diğer Emevî halifelerinin aksine Ömer b. Abdülaziz, Beytülmal’den şahsı için hiçbir şey almadı. Hatta kendinden önce alınan malların da Beytülmal’e konmasını emretti.
8- Gayri Müslimlerden haksız yere alınan kiliselerini, evlerini ve diğer mallarını iade etti.
9- Ülkesindeki gayri Müslimlerin Müslüman olması için büyük gayretler gösterdi ve gösterdiği bu gayretlerle birçok Gayr-i Müslim Müslüman oldu.
Sonuç:
Sonuç olarak diyebiliriz ki kısa bir süreliğine halife olmasına rağmen Ömer b. Abdülaziz, Peygamber efendimizin ve Raşit halifelerin yolundan gitmeye gayret etmiş ve döneminde adaletli bir yönetim sergilemiştir. Ayrıca bir halifenin nasıl olması gerektiğiyle ilgili de kendisinden sonrakilere güzel bir örnek olmuştur.
Kaynakça:
- Diyanet İslam Ansiklopedisi, Yiğit İsmail, ’Ömer b. Abdülaziz’, c.34, s.55.
- Büyük İslam Tarihi, Ömer b. Abdülaziz, c.2, s. 402.
- es-Sahhâr Abdulhamid Cûde, Ömer b. Abdülaziz, Çev. Numan Yazıcı.
- İstem, Yılmaz Ahmet, Bir Edep Örneği Olarak ’Raşid Halifelerin Beşincisi Ömer b. Abdülaziz’den seçtiklerim, c.8, s.255.
- Kur’an-ı Kerim Meali, Diyanet İşleri Başkanlığı, Komisyon.
Örnek Şahsiyetler; Dedesinin Yolundan Giden Halife Ömer B. Abdülaziz
Özlenen Rehber Dergisi 143. Sayı
Henüz hiç kimse yorum yazmadı.