Sizin İçin Seçtiklerimiz...
Özlenen Rehber Dergisi 72. Sayı
Maddi ve teknolojik gelişmeler bakımdan bir hayli yol kat eden insanoğlunun buna bağlı olarak maddi imkânları ve refahları her geçen gün artmaktadır. Allah Teâlâ’nın bahşettiği bu nimetlere karşılık ruhlarda nimet hissi, ihsana saygı düşüncesi uyandıracağına, toplumlar daha da fazla istikametten sapıyorlar ve onların bu durumu hayatı da yaşanmaz hâle getiriyor. Toplumlar cehennem yaşıyor gibi bir hâl içindeler; bunalımlar bunalımları takip ediyor ve hayat âdeta bir buhranlar yumağı haline dönmüş vaziyette... Pek çokları kendi ahlâk ve anlayışlarını İslâm’ın mesajı gibi sunarak İslâm’ı bilmeyen veya tanımaya çalışanların da yanlış yönlenmesine sebep olmaktadırlar. Neticede iç içe boşluklar yaşanmakta koskocaman bir coğrafyada; inanç ve irfan boşluğu, iman ve marifet boşluğu, ilim ve amel boşluğu, her şeye heva ve hevesle başlayıp hezeyanla bitirme boşluğu, ruh ve mânâ köklerine yabancılaşma boşluğu.. sistemli düşünememe boşluğu, Allah’tan ve Rasûlullah’tan (s.a.v.) kopuk yaşama boşluğu, kapkaranlık bir âkıbet boşluğu, her şeyi beden ve cismâniyete bağlama boşluğu, millî ve dinî değerlere yabancılaşma boşluğu ve insanoğlunu kahreden ve perişanlığına sebep olan daha bir sürü boşluk... Bunca boşlukla insanca yaşanır mı yaşanmaz mı o ayrı dâvâ, ama bu hezeyanları sezemeyecek kadar körkütük yaşayanların da hadd ü hesabı yok...Özellikle Osmanlının dünya sahnesinden çekilmesiyle fırsatı ganimet bilen kötü niyetli insanlar bu bahtsız dünyaya yapacaklarını yaptılar; insanlara Allah’ı, ahireti unutturdular ve onları âdeta sorumsuz birer azman hâline getirdiler. Oysaki, dünya da haktı ahiret de.. hayat da haktı ölüm de.. haşir de haktı hesap da.. sual de haktı mizan da.. Cennet de haktı Cehennem de.. bugün de haktı yarın da... Bütün bu duyguları söküp attılar sinelerden. Şimdilerde, hiçbir değer tanımayan, dinden habersiz, imandan nasipsiz, alabildiğine serâzat ve çakırkeyf; helal- haram tanımayan, kanun bilmeyen, nizam tanımayan, Cehennem zakkumu gibi bir kısım asi ruhlar karşısında çoğumuz çaresizlikle kıvrım kıvrımız. Doğrusu, hâlâ derin bir körlük içinde çokları, görmüyorlar veya görmezlikten geliyorlar manevi boşluk içinde kıvranan yığınların yürekler acısı hâlini.Toplumların veya genel manada dünyanın bu kötü gidişatını düzeltebilmesinin tek yolu Allah’a karşı vazifesini yerine getirme şuuruyla gerilmiş, Efendimiz (s.a.v.)’in güzel ahlaklarıyla bezenmiş, Kur’an ve Sünnet’e azı dişleriyle sarılmış bu manada sorumluluğunun farkında olan insanlığa rehber olabilecek ilim-irfan sahibi ideal şahsiyetler yetiştirilmesiyle olacaktır. İnsanlığı, birkaç asırdan beri içinde bocalayıp durduğu ilhad, cehalet, dalâlet ve anarşi gayyalarından kurtararak, imana, irfana, istikamete ve huzura ulaştıracak gerçek rehberlere. Rahmetli üstadımız Abdullah Farukû el-Müceddidî (k.s.) Allah’a ve Rasûlü’ne itaatten yoksun, ilimsiz, amelsiz ve güzel ahlâktan yoksun toplumların hiç bir şekilde müreffeh olamayacağını çok iyi bildiğinden yaptığı sohbetlerin tamamını ilmin, amelin ve güzel ahlâkın kıymetinin anlaşılmasına tahsis etmekteydi. Etrafındaki talebelerini hem ilmen hem de ahlâken yetiştirerek kâmil birer insan olabilmeleri için tüm mesaisini onlara harcardı. Günümüz insanının ihtilafa düştüğü konular üzerine ve İslâm’ın temel değerlerinin doğru anlaşılması adına kitaplar kaleme almış, televizyon ve radyolarda programlara çıkmış ve Özlenen Fark isminde aylık dergilerle rotasını ve istikametini şaşıran insanlığa en güzel şekilde hizmet etmiştir.Efendimizin vefatının ardından onun başlattığı bu kutlu hizmet halkası aynı çizgide yine devam etmektedir. İlim ve irfan sahibi insanlar yetiştirebilmek için halkalar oluşturulmakta, Mısır’da ve çeşitli ilim yuvalarında kardeşlerimiz tahsillerine ve aylık Özlenen Rehber adıyla dergimizin yayınlanmasına devam edilmektedir. Ayrıca yakın zamanda vakfımızın özellikle tasavvuf alanında kitap çalışmaları da yayın alanına girecektir. Dergimiz Özlenen Rehber 6. Yılını bu sayısıyla tamamlamış olacak. Başta Muzaffer Yalçın Hocaefendi olmak üzere dergimize emeği geçen tüm hocalarımıza ve kardeşlerimize öncelikle teşekkür ediyor, kıymetli vakitlerini ayırıp makalelerini bizlerle paylaşan ve dergimizi takip eden tüm kardeşlerimizden Cenâb-ı Hakkın razı olmasını diliyorum.Kıymetli okuyucularımızdan istirhamım, dergimizle tanışmayan insanlara da bu ilim ve kültür hizmetinin ulaşmasını sağlamaları için biraz daha gayret etmeleri ve mesailerini ayırarak abonelerimizin artmasına vesile olmalarıdır.Siz de bu hizmetin bir yerinden tutmak istemez misiniz? İşte fırsat Rahmetli Efendimiz Abdullah Farukî el-Müceddidî’nin anlayış ve çizgisinde devam eden Özlenen Rehber dergimize sahip çıkalım, onun tanıtımı adına biraz gayret edelim. Dünyanın ve nefsânî arzularının peşinde sürüklenen insanlığın ışığa ve nura, doğru istikamete yönlendirecek rehberlere ihtiyaçlarının olduğunu unutmayalım...
Henüz hiç kimse yorum yazmadı.