Rasûlullah (s.a.v.)’in doğumu ile kâinatı şereflendirmesi insanlığın yeniden dirilişidir. Zira Efendimizin (s.a.v.) mübarek beyanlarına istinaden yeryüzü bir mescittir ve buna göre Mekke bir mihrap, Medine minber, Rasûlullah (s.a.v.) de bütün ehli imana imam, tüm peygamberlerin reisi ve insanlığın efendisidir. Bu yüzden O’nun doğduğu gün de bizim için kutlu bir bayramdır. Çünkü biz, Rabbimizi O’nunla tanıdık. Yaratana nasıl kul olunur O’ndan öğrendik.
İçinde bulunduğumuz şu yüzyılda gönüllerimiz ve dudaklarımız rahmete susamış ve O’na sevdalı yüreklerimiz rahmet hasretiyle kavrulurken o pınara bir kere daha uzanmak, kavruluşa bir kere daha derman sunma fırsatı bulabilir miyiz? O’nu âlemlere rahmet olarak gönderen Rabbimizden ümit ediyoruz ki sahabe efendilerimize, her şeylerini feda ederek İslâm’a ve Efendimize (s.a.v.) teslim olma halini on dört asır sonra gelmiş şu aciz ümmetinin gönüllerine de nakşetsin.
Özlenen Rehber olarak bizler, Rasûlullah (s.a.v.) Efendimizin veladeti sebebiyle Nisan sayımızdaki konu başlıklarımızın tamamını Efendimize (s.a.v.) tahsis ettik.
Zira ümmet olarak hepimizin ve tüm insanlığın O’nun ahlâklarından almaları gereken pek çok örnekler mevcuttur. Amacımız; O’nun sünnet ve ahlâklarının unutulmaya yüz tuttuğu veya umursanmadığı bu dünyanın insanına kurtuluşun ancak O’nun sünnet ve ahlâklarına sarılmakla olabileceğini bir kez daha yinelemek.
İslâm’ın ve Kur’ân’ın gerçek ruhunu anlamak isteyen herkes öncelikle Efendimiz (s.a.v.)’i tanımalılar. Evet, “O’nun ahlâkı Kur’ân’dı.” Bu yüzden kulluk kitabımız Kur’ân’ın mesajlarını Rabbimizin kastettiği manaya uygun olarak anlamak istiyorsak öncelikle Efendimiz (s.a.v.)’in sünnetlerine tabi olarak O’nun mana ikliminden istifade etmenin yollarını aramak gerekir.
Ahiret hayatımızın saadeti için beratımızı istiyorsak, çok kısa bir zaman diliminde bulunacağımız dünyadan bakî âleme göçmeden önce sadece Kutlu doğum haftasındaki bir haftamızı değil, tüm günlerimizi, aylarımızı, yıllarımızı Rasûlullah (s.a.v.) Efendimizin ahlâkları ve sevgisiyle tezyin edelim. İçerisinde bulunduğumuz zamanın şartları, imtihanları ve fitneleri ne kadar çetin olursa olsun onlara teslim olmak yerine, Rasûlullah (s.a.v.)’in uyarılarını dikkate alalım ve O’nun çizdiği çizgiden yürümek için azamî gayret gösterelim.
Sizleri, buram buram Rasûlullah (s.a.v.) sevgisi ve Risalet iklimi kokan muhteva bakımından birbirinden kıymetli makalelerle baş başa bırakıyor, saygılar sunuyoruz.
Sizin İçin Seçtiklerimiz?..
Özlenen Rehber Dergisi 61. Sayı
editördeyip geçmeyin mutlaka okuyun. cümlemizden Allah (c.c.) razı olsun inş.