Bugün Rebîülevvel’in on ikisi
Doğdu cihanın batmaz güneşi
Kahroldu karanlığın çehresi
Hoş geldin ey Efendim Sevgilim!
Dünyanın merkezine düştü nurdan bir tohum
Mazlumların beklediği oldu, kutlu doğum
Felah buldu yetim, yoksul, mazlum
Hoş geldin ey Efendim Sevgilim!
Yüz on iki bin âlemin Rasûl’üsün
Varlığımızın sebebi, hayatın nurusun
Sensiz cennet mi, Allah korusun!
Varlığın cennettir, kevserdir ey Efendim Sevgilim!
Utanıyorum, sıkılıyorum adını anmaya
Hakkında bir satır yazmaya
Gayret etmedik sana ümmet olmaya
Affet bizi ey Efendim Sevgilim!
Saadet devrini bize bahşettin
En güzel dini bize öğrettin
Kurtuluş Kur’ân ve Sünnet’te dedin
Sapıttık, yanıldık ey Efendim Sevgilim!
Sana muhtacız, kahroluyor ümmetin
Ümmetinin hâli içler acısı Efendim
Çöreklendi üstüne hem kafir, hem zâlim
Nerede kaldın ey Efendim Sevgilim!
Ey Efendim Sevgilim!
Özlenen Rehber Dergisi 18. Sayı
slm yazınızı begendım. ısmınız tanıdık gelıyo. denızlı ıle bı gelıp gıtmenız varmı acaba yanıt yazarsanız sevınırım allaha emanet olun