Yeni bir sayı ile daha karşınızdayız. Müyesser kılan Rabbime sonsuz hamdolsun.
Yaklaşan Hac ve Kurban mevsimi ile alakalı olarak bu ay dergimizde ’Hac ve Kurban’ konularını kapak/dosya olarak çalıştık. Malumunuz ibadetler Cenâb-ı Hakk’a yakınlığa vesile olan hasletlerdir. Kul Allah’ın emirlerini yerine getirmek suretiyle asli hüviyette kulluğunu göstermiş ve rahmet-i Rahmana mazhariyet kazanmış olur. İbadetlerin her birisi kuşkusuz bilinen ya da bilinmeyen birçok hikmetleri bünyesinde barındırır. Namaz mesela; secdesi, kıyamı ve rükûu ile onlarca güzelliği izhar eden ulvi bir olgudur.
İbadetler içerisinde Hac ve Kurbanın ifa biçimleri de göz önüne alındığında farklı birçok hikmeti, kulluk namına birçok güzelliği içerisinde sakladığını çok rahat söylemek mümkündür. Tavaf, say, Arafat vakfesi, cemeratta şeytan taşlama hep bu kulluğun izharının belki bize göre simgesel görünümüdür. Aynı şeyleri kurban içinde söylemek pek ala mümkündür. Allah’ın, özelliklerini ve vasıflarını Efendimiz (s.a.s.) ile bildirdiği bir hayvanı yine O’nun istediği zamanda ve O’nun istediği şekilde boğazlamak, et, kan gibi maddesel organlar vesilesi ile Hakk’a karşı kurbiyeti arzulamak, yakınlığı murad etmek tarifte hemen herkesin zorlandığı, zorlanacağı mukaddes durumdur. Rabbim bütün hüccacın haccını mebrur, bütün müminlerin kurbanlarını da makbul eylesin.
* * *
Dünya üzerinde akan Müslüman kanları ümmet olarak bizleri derinden yaralamakta ve kalbi teessürümüze sebep olmaktadır. Gerek ülkemizde cereyan eden hadiseler ve gerekse de dünya genelinde bizi ilgilendiren meseleler ’ümmet’ olma şuuru içerisinde değerlendirilmesi gerekecek olgulardır. Suriye ve Mısır olayları başta olmak üzere biz olayları Müslümanlıkla ilintilendirip, ümmetlikle irtibatlandırırız. Sonuçta acı çeken, masum oldukları halde zulme maruz bırakılan, evlerinden yurtlarında edilip aileleri tarumar edilen bir topluluk var ve bu topluluk Müslüman. Rabbimizden şu rahmet iklimine girmek üzere olduğumuz bu günlerde ümmet-i muhammedin inkişafını diliyoruz.
***
Bizden olan haberlere gelince; Rabbimize hamdolsun Farukiye Vakfımızın merkez bina inşaatımızda sona yaklaştık. Sizlerin de maddi manevi katkıları ile çok değil yaklaşık 10-11 ay gibi kısa bir zamanda hakka ve hayra hizmet edecek ana merkez binamızı tamamlıyoruz. Emeği geçenlerden, başta hizmetlerimizin fikir ve gönül önderi olan Merhum Abdullah Farukî el-Müceddidî (k.s.) olmak üzere Değerli gönül insanı Farukiye Vakfı Yönetim kurul başkanı Muhterem Muzaffer Yalçın Hocaefendi’ye ve O’nun kıymetli şahıslarında bütün herkese yürekten teşekkür ediyoruz.
Bunun yanında Kur’an Koleji projemizin adımlarını da atmış bulunuyoruz. Ankara ili Akyurt ilçesinde inşa edilecek ve Rabbanî âlimlerin yetişmesinde önemli rol oynayacak bu çalışmamız da başlamıştır, sizlerden yardım ve destek bekliyoruz.
Yine bunun yanında abone çalışmalarımız devam etmektedir. Dergimize bir yıllık 25 kişiyi abone yapan herkese tablet bilgisayar veriyoruz.
Burada bir de özür mahiyetinde şunu söylemek istiyoruz. Dergimize abone olan değerli kardeşlerimiz bazı aylar dergilerinin ellerine ulaşmadığını ya da geç ulaştığını söylüyorlar. Bu konuda baskıdan kaynaklanan hatalar olduğu gibi dağıtım şirketinden kaynaklanan bazı eksikliklerde oluyor. Bizler sıkıntıların giderilmesi için azami çalışıyoruz ama yine de istemeyerek de olsa madur olanlar olmuşsa herkesten çok özür dileriz.
Mübarek Kurban Bayramınızı en kalbi duygularımızla kutlarız. Daha nice bayramlarda istikamet üzere buluşabilmeyi de Rabbimizden dua ve temenni ederiz.
Gelecek sayımızda buluşmak duası ile…
Rabbimize emanet olunuz.