Özlenen Rehber Dergisi

70.Sayı

Gülizâr-ı Ehâdis?medine'de Olmak

osman şen Özlenen Rehber Dergisi 70. Sayı
’Hurma (Medine) ve Kaya (Kudüs) cennetten(bir esinti)dir.? İbn Mâce, Tıbb, 8)

Yeryüzünde çeşitli ülkeler ve beldeler vardır. Her birinin de kendine has özellikleri ve güzellikleri vardır. Ama üç belde vardır ki diğerlerinden ayrılır. Bunlar Mekke, Medine ve Kudüs’tür.

Hadis-i Şerifte Peygamber Efendimiz’in ’hurma? ile kastettiği Medine ve sevgisi hakkında birkaç bilgi aktarmak istiyorum.

Medine’nin eski ismi Yesrib’tir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Mekke’den buraya hicret ettiklerinde bu ismi değiştirerek Medine ismini vermiştir. Medine’nin bu iki isminin yanında başka isimleri de vardır. Bunlar, Tâbe, Tayyibe, Daru’l-İman, Daru’s-Sünne, Azra, Cabire, Mecbûre, Muhabbe, Mahbûbe, Kasime, Yendede, Miskîne, Mahbûre, Azrâ’, Arzullah, Harem, Daru’s-Selam, Daru’l-Hicra, Daru’s-Sünne, Âsime’dir. (1)

Medine’nin ismiyle alakalı Rasülüllah (s.a.v.): ’Medine’ye Allah, ’Tâbe? adını vermiştir.? buyurmuşlardır.(2)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), İbrahim (a.s.)’ın Mekke’yi, Süleyman (a.s.)’ın Kudüs’ü kutsal ilân etmesi gibi Medine’yi kutsal ve saygın bir şehir ilân etmiş ve şöyle buyurmuştur: ’Medine, şuradan şuraya kadar haremdir. Bu harem içerisinde olan ağaçlar kesilmez ve bu sahada Kitap ve Sünnete muhalif amel işlenemez. Her kim burada Kitap ve Sünnete aykırı bir amel icat ederse Allah’ın, meleklerin ve bütün insanların lâneti onun üzerinedir.?(3) ’...Ben de İbrahim’in Mekke’yi haram kıldığı gibi, Medine’yi haram kıldım. Sa’ının ve müddünün bereketli olması için tıpkı, İbrahim’in Mekkeliler için yaptığı dua gibi dua ettim.? (4) Rasulullah (s.a.s)’ın Medine’de harem bölgesi olarak işaret ettiği sınır, Uhud ile Ayr dağı arasında kalan bölgedir. (5)

Diğer Hadis-i Şeriflerinde ise şöyle buyurmuşlardır: ’Ben bir karyeye hicret etmekle emrolundum ki, o karye diğer bütün karyelere galip gelir. Bu karyeye Yesrib denilmektedir. O, Medine’dir. Demirci körüğünün demirin kirini giderdiği gibi, pis insanları giderir (dışına atar)? (6) ’Medine İslâm’ın kubbesi, iman ve hicret yurdu, helal ve haramın bildirildiği yerdir.? (7)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Medine’yi çok severdi. Öyle ki bir gün seferden dönerken Medine’yi uzaktan gördüğünde hemen bineğini hızlandırmıştır.(8)

Hz. Ömer (r.a.) da bir duasında ’Allah’ım! Beni senin yolunda şehit olmakla rızıklandır ve benim ölümümü Rasulünün şehrinde (Medine) kıl.? buyurarak Medine’ye olan sevgisini açık bir şekilde ortaya koymuştur. (9)

Yine Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: ’Kim üç gün Medine’den uzaklaşırsa, oraya kalbi hasret ve hüzün dolu olarak döner.? (10)

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Medine’ye sevgisini her zaman belirtmiş ve Medine halkı için de dualarda bulunmuştur. Dolayısı ile Sahabe Efendilerimiz de Medine hakkında hep sevgilerini yüreklerinde taşımışlardır. Medine Peygamber Efendimizle Medine olmuştur. Sahabe Efendilerimiz de bu değere layık bir şekilde yaşamaya gayret ederek Asr-ı Saadeti oluşturmuşlardır.

Medine’de Müslümanlar için çok dersler ve ibret sahneleri vardır. İslam Devletinin temelleri burada atılmış, canlar burada feda edilmiş, bedirler, uhudlar ve nice kahramanlıklar hep burada yaşanmıştır.

Medine bir Peygamber diyarı, bir Nebiler Nebisi şehri, şehirlerin sultanıdır. Medine’nin her yerinde bir fikir, bir zikir ve bir şükür ifade edilmiş; her bir yerinde bir aşk, bir teslimiyet ve bir ’fedâke ebî ve ümmî? nidaları gizlenmiştir.

Sahâbe Efendilerimizi biraz olsun anlama ve onların gönüllerindeki Medine’yi, sevgiyi, aşkı ve fedakarlığı görme fırsatı Medine ziyaretiyle biraz daha artmaktadır. Aslında Peygamberimizi hâlâ diri olarak görebilen bahtiyarlar için Medine asr-ı saadetteki Medine gibidir. Nitekim Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır: ’Vefatımdan sonra beni ziyaret edenler, sağlığımda beni ziyaret etmiş gibi olur.? (11)

Allah’ın Rasûlü (s.a.v.), ’Yeryüzünde ibadet için sadece üç mescidin yoluna düşülür: Kâbe, Peygamber Mescidi ve Kudüs’teki Mescid-i Aksa? (11) buyurarak buralara ziyaret etmeyi bizler için dirilişin bir vesilesi kılmıştır.

İşte Medine-i Münevvere’ye gelen kutsal yolun yolcuları, Resulullah (as)’ın medfun bulunduğu Hücre-i Saadeti ilk defa ziyaretle işe başlarlar. ki bu ilk ziyaret mü’minler için çok önemlidir. Çünkü bazı kalpler bununla diriliş bulacak, bazı kalpler bununla yakınlık ve sevgilerini yaşama imkanı bulacak, bazıları da ümmet olmanın o doyulmaz lezzetine bu ilk ziyaretle ereceklerdir?

Rabbimiz, bizlere bu duygularla Peygamber Efendimizi tekrar tekrar ziyaret etmeyi, dünya ve ahirette hep Onunla olmayı nasip eylesin.

1) Abdullah el-Endelusî, Muc’emu Ma İste’ceme, Beyrut 1983, IV, 1201, 1202
2) Müslim, Kitabu’l Hac, 49
3) Buharî, Fedailu’l-Medine, 1
4) Buhârî, Kitabu’l-Buyu’, 53/1; Müslim, Kitabuı’l-Hac, 454
5) Tecrid-i Sarih tercemesi, Ankara 1980, VI, 228
6) Buharî, Fedailu’l-Medine, 2
7) Taberânî, Mu’cemu’l-Evsat, II/436
8) Buharî, Fedailu’l-Medine, 10
9) Buharî, Fediulu’l-Medine, 11
10) Taberânî, Mu’cemu’l-Evsat, II/332
11) Darekutni, 11/278 No: 194
12) Buhari, Fadlu’s-salât, 1
Bu içeriğe yorum yazabilirsiniz

  • yasemin

    MEDiNE MEDiNE!Nazli sehir medine, yüce NURU bagrinda tasiyan sehir! yarab Ulvi duygularla O Yüce nuru yudum yudum icmeyi cümlemize nasip eylesin ins.!O yüce NURA hakkiyla gitmek icin yüce bir imana ve yüce bir aska sahip olmak gerek, yüce NURUN askiyla ona asik olanlarin sevgisiyle ve O Nura asik olan Efendimizle nurlu yolculuk cümlemize nasip eyle ya rabb!! yüreginize saglik elinize saglik kardesim selam ve dua ile ins.

1 kişi yorum yazdı.